Hastaya ilişkin zorluklar
Hastalar içinde bulundukları durumun
farkında olmayabilir.
Çoğu kez bedensel belirtiler de
bulunduğundan, hasta özellikle bedensel
yakınmalarına odaklanmış olabilir.
Hasta yaşadığı duyguların farkındadır,
ancak bunları bir yakınma olarak dile
getirebileceğini bilmemektedir.
Hasta içinde bulunduğu durumun
değişmeyeceğini düşünmektedir.
Hasta yaşadığı duygulardan söz ederse
“yetersiz, güçsüz, tembel” olarak
nitelenebileceğini düşünebilir.
Hekimlerin tutum ve davranışı, hastanın
ruhsal yakınmalarından söz etmesini
engelleyebilir.
Hasta “akıl hastası” damgası yemekten
korkabilir.
Günlük yaşantıda depresif belirtilerin
sık olması hastanın içinde bulunduğu
durumu olağan olarak değerlendirmesine
yol açabilir.
Hasta ve yakınları, bir psikososyal
stres ya da ciddi bir hastalık sonrası
ortaya çıkan depresyonu “normal” ya da
“beklenen” bir durum olarak
yorumlayabilir.
Hekime ilişkin zorluklar
Çoğu kez bedensel belirtilerin bulunması
ve önde gelmesi nedeniyle çekirdek
depresyon belirtileri gözden kaçabilir.
Hastalığın hastada oluşturduğu yeti
yitimi hafif düzeydeyse, hekim hastanın
içinde bulunduğu durumu fark
edemeyebilir.
Hekimin depresyonla ilgili bilgi ve
becerisi yeterli olmayabilir.
Hekimin
hastayı değerlendirirken zamanının
yetersiz olması nedeniyle ruhsal
sorunlara eğilemeyebilir ve
soruşturamayabilir.
Hekim ruhsal bozuklukları bir hastalık
olarak değerlendirmemektedir.
ayrıca
bkz:
Kaygı/stres,
yas,
üzüntü/elem/keder,
alkol veya
uyuşturucu kullanımı,
bipolar duygudurum
bozukluğu,
demans (bunama)
|